Sayfalar

5 Mart 2012

Bisikletli Çocuk

        Çocuklarla anlaşabilmek, empati kurmak ve onlara karşı sabır göstermek her zaman kolay değil. Hepimiz illa ki çocuk olduk ama o dönemdeki hislerimizi ve düşüncelerimizi çok çabuk unuttuk. Bu yüzden Bisikletli Çocuk'u izlerken 12 yaşındaki Cyril'e hemen yakınlık duymak ve sabır göstermek kolay olmuyor. Babası tarafından yuvaya bırakılan Cyril'in istenmediğini bir türlü kabul etmeyişi, içinde biriken öfkesi ve inadı bir yandan iç acıtırken bir yandan da sabırları zorluyor. Terk edilmek yetişkin birisi için bile fazlasıyla sarsıcı bir deneyimken, bir çocuğun gözünden buna tanık olmak, onun terkedildiğini aklına bile getirmeden babasına ulaşmak için çırpınışlarını, hayata karşı öfkesini ve bir yandan da umutsuzca bisikletine tutunmasını izlemek çok üzücü. Daha üzücü olan ise inanılmaz bir sevgisizlik ve umursamazlıkla çocuklarını bırakıp giden ve arkasına bakmayan anne ve babaların gerçek hayatta var olduğunu bilmek. Bu noktada Cyril'i koruması altına alıp, ona sahip çıkmaya çalışan Samantha'yla özdeşleşmek de kimileri için biraz güç aslında. Öz babası en ufak bir sevgi göstermezken Cyril'in tüm asilik ve nankörlüklerine rağmen Samantha'nın hoşgörüsü ve sabrı gerçeküstü gibi gelebilir. Hatta böyle sorunlu bir çocuğun koruyucu annesi olmayı neden kabul ettiği ve sürdürdüğü konusunda Samantha'ya dair hiçbir bilgi de verilmiyor filmde. Ama iyiliğin nedensiz olması gerektiğini düşünen bendeniz bunu bir kusur olarak görmüyorum. Samantha yıllar önce kendi çocuğunu kaybetmiş acılı bir anne olarak Cyril'e yakınlık gösterseydi izleyenler için daha makul gelebilirdi evet ama bana göre asıl önemli olan bunu sadece içinden gelerek yapması.   
      Ajitasyona bu kadar müsait bir hikayeyi son derece gerçekçi ve yalın biçimde anlattıkları için Dardenne kardeşler ne kadar övgü alsa yeridir. Filmle ilgili söylenecek çok şey var ama burada kesmek en iyisi. İzlemediyseniz mutlaka tavsiye olunur.      

2 yorum:

  1. sevgiye sebep gerekmez diyecektim ki bir cümle sonrasında benzer bir cümle gelmiş zaten.. filmekimi'nde ve vizyona girdiğimde çok kez niyetlenmeme rağmen bir türlü denk getirememiştim.. şimdi iyi bir fırsat..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bir ekleme daha; film güzel olmasına güzel ama büyük ödülü Bir Zamanlar Anadolu'da tek başına almalıydı diyorum.

      Sil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...