Sinemanın duygularını itiraf etmekten kaçınan, kimi zaman birbirine dokunamayan, aşkını kendi içinde yaşayan buruk aşıkları :
IN THE MOOD FOR LOVE - SU Lİ-ZHEN & CHOW MO-WAN
BIN JIP - SUN-HWA & TAE-SUK
DOLLS - SAWAKO & MATSUMOTO
SEVMEK ZAMANI - MERAL & HALİL
ABRE LOS OJOS - SOFIA & CESAR
JEUX DE FANTS - SOPHIE & JULIEN
WUTHERING HEIGHTS - CATHERINE & HEATCLIFF
LEGENDS OF THE FALL - SUSANNAH & TRISTAN
LOVE IN THE TIME OF CHOLERA - FERMINA & FLORENTINO
Örneklerin hepsi elbette bu kadar değil, sadece ilk akla gelenler listelendi.
Ne kadar da iç burkan bir liste olsa da çok güzel teşekkürler :)
YanıtlaSilBu tartışmaya Elif Şafak'tan bakmak için :)
'Uzaktan sevmek daha güzeldir bazen. Ne incitir, ne acıtır. Ne yaralar ne kanatır. Gözlerinle görmediğin ama sesini duyduğun, varlığıyla huzur bulduğun bir denizin yakınında yürümek gibidir böyle sevmek….. Uzaktan sevmek en güzelidir bazen.'
Elif Şafak çok güzel anlatmış gerçekten. Ama yine de uzaktan sevmek değil de "uzaktan sevenleri" sinemada izlemek en iyisi sanki :)
YanıtlaSil